Hukuk gönüllüsü Nurhayat Kınay toplumsal köprü kuruyor 

RÖPORTAJ / EFE KILIÇ

Samimi Bir Sohbet isimli röportaj serimizin ilk konuğu Amerika’daki Toplumun Hukuki Sesi ve Yayıncısı Nurhayat Kınay oldu. Kınay, Efe Kılıç’ın sorularını yanıtladı. Hukuk serüvenine İstanbul Üniversitesi’nde başlayan Kınay, Türkiye’deki 25 yıllık aktif bir hukuk kariyerinin ardından Amerika’da serüvenine devam etti. Yaşadıklarının kendisini hukuk gönüllüsü yaptığını ifade eden Kınay, sorularımızı yanıtladı. 

Efe Kılıç: Sayın Kınay, hukuk serüveniniz İstanbul Üniversitesi’nde başladı. Bugün Amerika’da binlerce Türk vatandaşına danışmanlık veriyorsunuz. O ilk günlerden bugünlere bu yolculuk nasıl şekillendi?
 
Nurhayat Kınay: Hukuk benim için bir meslekten öte, bir yaşam tarzı oldu. Bunda 68 kuşağı olmamın da tesiri büyüktür. İstanbul Üniversitesi’nde okurken adaletin sesini daha güçlü duyurmanın hayalini kuruyordum. Yıllar içinde Türkiye’de 25 yıllık aktif bir hukuk kariyerim oldu. Ancak hayat beni Amerika’ya getirdi. Burada da özellikle göçmenlik hukuku üzerine çalışarak toplumuma hizmet etmeye devam ettim.

Efe Kılıç: Amerika’ya yerleşme kararınızda sizi etkileyen şey neydi?
 
Nurhayat Kınay: Bu biraz kaderin yolculuğu gibiydi. Kızımın eğitimi için geldim. Göçmen olarak yaşamanın zorluklarını birebir yaşadığım için başkalarına yardımcı olma isteği içimden hiç eksilmedi. Bu da beni burada bir “hukuk gönüllü”sü yaptı diyebilirim.

Efe Kılıç: Amerika’da en çok karşılaştığınız göçmenlik sorunları neler?
 
Nurhayat Kınay: Vize problemleri, statü değişikliği, yeşil kart başvuruları ve aile birleşimleri ve insanımızı Amerikan Vatandaşı yapma en sık karşılaşılanlar. Özellikle Amerikan vatandaşı olma konusunda toplumumuz çok çekingen davranıyor. Maalesef eksik bilgiyle hareket eden çok kişi var. Benim işim, bu noktada onlara doğru yolu göstermek.

Efe Kılıç: Medyaya geçişiniz ise farklı bir alan. Amerika Radyo nasıl doğdu?
 
Nurhayat Kınay: Toplumun yalnızca hukuki değil, kültürel anlamda da bir sese ihtiyacı vardı. Pandemi döneminde insanlar yalnızlaştı, kaygılandı. Amerika Radyo’yu bu kaygıyı azaltmak, toplumla bir köprü kurmak için kurdum. Şu an Amerikaradyo.com bütün dünyaya yayın yapıyor ve günde 4000-6000 kişi radyomu dinliyor. 

Efe Kılıç: “Amerika Muhtarı” olarak sosyal medyada da tanınıyorsunuz. Bu unvan nasıl ortaya çıktı?
 
Nurhayat Kınay: (gülüyor) O aslında çok büyük bir tesadüf oldu. Amerika’ya benden de en az 10 sene önce gelen çok sevdiğim bir arkadaşım bir gün bana bir konu hakkında soru soracağını ve fikrimi istedi. Ben de ona siz benden daha tecrübelisiniz sizin bu konuda bilgili olacağınızı düşünürdüm dedim. Sonuçta konu hakkında bilgiyi kendisi ile paylaştım. O zaman bana gördünüz mü sizi New Jersey Muhtarı ilan ediyorum dedi. Ben de ona New Jersey değil ben olsa olsa Amerika Muhtarı olurum dedim. Bu fikri çok sevdik hemen bir internet sitesi kurduk. Uzun süre Amerika Muhtarı isminde bir internet sitesini yönettim.

Efe Kılıç: Türk toplumunun ABD’deki dayanışma ruhunu nasıl buluyorsunuz?
 
Nurhayat Kınay: Her ne kadar farklı düşüncelerden gelen insanlardan oluşsak da, yurt dışında güzel bir dayanışma ruhumuz var. Ancak bunu sadece kriz zamanlarında değil, her zaman yaşatmak gerek. Bunun yolu da aktif ve kapsayıcı dernek çalışmalarından geçiyor.

Efe Kılıç: Bu yıl New York’ta düzenlenecek olan Türk Günü Yürüyüşü hakkındaki görüşleriniz neler?
 
Nurhayat Kınay: Türk Günü Yürüyüşü benim için sadece bir bayrak geçişi değil; buradaki varlığımızı görünür kılmanın, “biz buradayız” demenin en güzel yoludur. Bu yıl da toplumun farklı kesimlerinin birlikte yürümesi, birliğin ve dayanışmanın en çarpıcı göstergesi olacak. Ayrıca Türk Günü Yürüyüşü’nü bir gün ile sınırlamamak gerektiğini düşünüyorum. Daha önceki dönemlerde, çeşitli toplumlara Türk’ü tanıtmak amacıyla resim sergisi düzenlemişliğim var. Türkiye’den 100’e yakın ressamın resmini getirip bir ay boyunca resim sergisini açık tutmuştuk. Sanatçıların resimlerini Amerikalılara satmıştık. Bu benim en çok gurur duyduğum çalışmamdır. Ayrıca bir ay boyunca çeşitli konferanslar düzenleyip örneğin bir Aziz Sancar bir Canan Dağdeviren ve daha pek çok değerimizi çeşitli etnik guruplarla tanıtmamız gerekir. Mesela Japon toplumu da Hint toplumu gibi.

Efe Kılıç: Sizce federasyonun son dönemdeki başarılı çalışmaları bazı kesimler tarafından rahatsızlık yaratmış olabilir mi?
 
Nurhayat Kınay: Ne zaman bir kurum aktif olur, toplum yararına işler yapar; o zaman buna karşı duranlar çıkar. Bu doğanın bir gerçeği. Ancak önemli olan, şeffaflığı, hukuka bağlılığı ve toplum desteğini kaybetmemek. Toplum arkanızdaysa, hiçbir engel kalıcı olamaz.

Efe Kılıç: Federasyonun genel gidişatı ve yürüttüğü projeler hakkında ne düşünüyorsunuz?
 
Nurhayat Kınay: Son dönemde topluma yakın, çözüm odaklı ve kapsayıcı adımlar atıldığını görüyoruz. Bu da insanların yeniden dernek yapılarına inancını artırıyor. Bu olumlu hava devam ederse, federasyon yeniden toplumun merkezinde olacaktır.

Efe Kılıç: Toplumumuza verdiğiniz bilgiler ve içtenliğiniz için teşekkür ederim.
 
Nurhayat Kınay: Ben teşekkür ederim. Toplumumuz için atılan her adımda var olmaya devam edeceğim.