.
Değerli Türkses Okurları,
Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın en büyük ekonomisi olmasının yanı sıra girişimciler için de sayısız fırsat sunmaktadır. Türk vatandaşları, Türkiye’nin ABD ile sahip olduğu ticaret anlaşması sayesinde, E-2 Yatırımcı Vizesi başvurusu yaparak bu fırsatlardan yararlanabilir. Bu vize, yatırımcıların Amerika’da iş kurmasına ve yönetmesine imkân tanıyan özel bir göçmen olmayan vize türüdür.
E-2 vizesi belirli bir yatırım miktarı şartı koymaz. Ancak yapılan yatırımın ciddi, kayda değer ve işletmeyi ayakta tutacak düzeyde olması gerekir. Yatırımın gerçekten risk altında olması, yani başarısızlık halinde kaybedilebilecek nitelikte olması önemlidir. Ayrıca kurulacak işletmenin yalnızca yatırımcı ve ailesine geçim sağlayan küçük çaplı bir iş olmaması; daha geniş gelir yaratma ve Amerikan vatandaşlarına istihdam sağlama potansiyeli bulunması gerekir.
Başvuru sahiplerinin yatırımı bizzat geliştirmesi ve işletmeyi yönetmesi beklenir. Bu yönüyle E-2 vizesi, pasif yatırımlardan farklı olarak, girişimcilerin doğrudan işin içinde olmasını zorunlu kılar. Yatırım sıfırdan kurulacak yeni bir girişim olabileceği gibi, bir franchise modeli veya mevcut bir işletmenin en az %50’sinin devralınması şeklinde de yapılabilir. Burada önemli olan, yatırımcının işletme üzerinde kontrol sahibi olması ve karar mekanizmasını yönlendirebilmesidir.
E-2 vizesinin en önemli avantajlarından biri, işin sürdüğü sürece süresiz olarak uzatılabilmesidir. Vize her iki yılda bir yenilenir ve iş faaliyetine devam ettiği sürece yatırımcı ve ailesi Amerika’da kalmaya devam edebilir. Yatırımcının eşi ayrıca çalışma izni başvurusu yapabilir, çocuklar ise eğitimlerine Amerika’da devam edebilir. Ancak unutulmaması gerekir ki bu vize doğrudan Green Card, yani daimi ikamet hakkı sağlamaz. Bununla birlikte, ilerleyen süreçte EB-5 ya da EB-2 NIW ve benzeri göçmen vize kategorilerine geçiş yapmak mümkün olabilir.
E-2 vizesinin cazibesi, yalnızca yatırımcıya değil, aynı zamanda ABD ekonomisine de fayda sağlamasından gelir. Yeni açılan veya devralınan işletmeler, Amerikan işgücüne katkı sağlar, vergi gelirlerini artırır ve yerel ekonomiyi canlandırır. Bu nedenle E-2 programı, girişimciler için fırsatlar yaratırken, Amerika’nın da ekonomik çeşitliliğine katkıda bulunur. Türk girişimciler için bu, hem kendi işlerini uluslararası boyuta taşımanın hem de aileleriyle birlikte yeni bir hayat kurmanın somut bir yoludur.
Sonuç olarak, E-2 Yatırımcı Vizesi, Türk girişimciler ve yatırımcılar için ABD’de iş kurmanın ve yeni bir hayat inşa etmenin güçlü bir yoludur. Ancak süreç, yalnızca yatırım yapmakla bitmez. Hukuki, mali ve idari açıdan doğru yapılandırma, titizlikle hazırlanmış başvuru dosyası ve profesyonel rehberlik başarı şansını artırır.